HİDROSEL
Hidrosel, testisi saran zarlar arasında normalden çok daha fazla sıvı toplanmasıyla torbanın ileri derecede şişmesi durumudur. Normal olarak bu aralıkta testisin kayganlığını sağlamak için 0.5-1.0 ml sıvı bulunur. Hidroselde ise bu sıvı miktari 200- 300 ml hatta bazen çok daha fazla olur. Hidroselin 4 şekli vardır;
Erişkin hidroselinin iki şekli vardır.
Basit hidrosel : Tek taraflı, büyüyüp küçülmeyen, ağrısız, çok büyük boyutlara ulaşabilen, nedeni kesin olarak bilinmeyen, gergin, oval şekilli hidrosellere basit hidrosel denir.
Semptomatik hidrosel genellikle erişkin yaşlarda skrotal bir patoloji sonucu meydana gelir. Akut epididimit ve akut orşit sonucu emilenden daha fazla miktarda sıvı salgılanması sonucu olur. Testis tümörlerinin % 10-15’inde kronik hidrosel gelişebilir. Hidroselin tek tedavisi cerrahidir.
SPERMATOSEL
Testisin üzerinde ve arkasında yer alan, küçük, ağrısız kitlelerdir. İçerisinde ölü spermler bulunan kistik bir oluşumdur. Spermlerin birikmesi sonucu kistik yapı meydana gelmektedir. Nedeni bilinmemektedir. Ağrı yapmaz. Hasta skrotumun içinde testisden ayrı, testisin arka üst tarafında bir sertlik veya şişlik olduğunu fark eder. Muayene ve ultrason ile tanı koyulur. Büyük hacimlere ulaşmadığı taktirde tedaviye gerek yoktur. Çok büyürse ameliyatla çıkarılır.
ORŞİT
Değişik mikroorganizmaların kan yoluyla testise ulaşması sonucu gelişen testis enfeksiyonudur. E. Coli, stafilokok, streptokok, klebsiella ve psödomonas en sık rastlanan mikroorganizmalardır.
Özellikle kabakulak orşiti sık görülmesi nedeniyle özel dikkat gerektirir. Puberteden önce oldukça nadirdir. Kabakulak orşitleri parotitislerin %20-35’inde görülür. Bazen parotit olmadan da orşit görülebilir. Genellikle parotitisden 3-4 gün sonra başlar, skrotum eritemli ve ödemlidir. Ateş 40 dereceye ulaşabilir. Epididimitde görülen karakteristik üriner semptomlar yoktur. Kabakulak orşiti olan vakaların %30’unda spermatogenez geri dönüşümsüz olarak hasar görmüştür. Etkilenen testiste atrofi görülür.
Orşitlerde testis büyümüş, hassaslaşmıştır. Skrotum cildi kızarık ve kalınlaşmıştır. Hastanın ateş 40 dereceye çıkabilir.
Tedavide antibiyotikler, analjezik ve ateş düşürücüler, spermatik kord çevresine anestezi, yatak istirahati ve lokal soğuk-sıcak uygulanması yararlıdır. Testisin yukarı asılması hastayı rahatlatır.
EPİDİDİMİT
Değişik mikroorganizmaların epididime ulaşması sonucu gelişen epididim enfeksiyonudur. Psödomonas, enterobakter, N. Gonorhoea ve C. Trachomatis gibi mikroorganizmalar etkendir. Skrotumda aniden başlayan şiddetli ağrı vardır. Skrotum büyümüş ve derisi kızarıktır. Epididim hassastır. Önceleri epididim skrotumdan ayırd edilirken daha sonraki saatlerde skrotumda tek bir kitle halinde palpe edilir.
Tedavi; antibiyotik, yatak istirahati, soğuk kompresyon, spermatik kord çevresine anestezi uygulanabilir. Seksüel ve fiziksel aktivite kısıtlanır.
Epididimitler iyi tedavi yapılırsa komplikasyonsuz iyileşir. İyi tedavi yapılmaz ise kronikleşir, infertiliteye neden olabilir, hatta skrotal fistül gelişebilir.
KORDON KİSTİ
Karın içinden torbalara doğru uzanan ve doğumdan sonra kapanması gereken bir kanal vardır. Bu kanal bazen üst ve alttan kapanır ancak ortasında içi sıvı dolu bir kist kalır. Dıştan kasık bölgesinde ele sert bir kitlenin geldiği görülen bu duruma kordon hidroseli veya kordon kisti adı verilir.
Kordon kisti fıtıkla karışabilir. Ayırımı muayene ve ultrason ile yapılabilir. Kordon kistinde torbalara ve inguinal kanal iç halkaya uzanımı olmayan, testisin kitleden ayrı olarak muayene edilebildiği inguinal kanal kitleleridir. İçi periton sıvısı ile doludur ve itildiğinde karın içine gönderilemez. Özellikle küçük çocuklarda boğulmuş inguinal herni ile karıştırılabilir.
Kordon kistinin cerrahi tedavisi kasıktaki açık kalan kanal kapatılması şeklinde yapılır. Ameliyat deneyimli bir üroloji uzmanınca yapıldığında kısa süren ve güvenli bir işlemdir. Çocuğun hastanede yatmasına gerek yoktur, ayni gün eve gönderilebilir. Kordon kisti veya hidrosel biçimindeki artıklar tedavi edilmediklerinde er geç kasık fıtığına dönüşürler.
Tedavi
Hastalıkların tümünün tedavisinde ana ilke ilgili artığın çıkarılması ve karın içi ile ilişkisinin kapatılmasıdır. İnguinal hernilerde ameliyat en kısa sürede yapılarak, herninin boğulması olarak anılan, acil sorunun gelişmemesine çalışılır. Kordon kisti için ise, bebek yenidoğan ise 3 aylık olması beklenir. Hidrosellerde ise, birlikte inguinal herni yok ise 1 yaşa dek beklenebilir. Çocuğunuzda kasıkta bir şişlik var ise ilgili hastalıklardan birisinin olabileceğini düşünerek, bir üroloğa başvurunuz. Eğer çocuğunuzun ağrısı ve kusması var, kasıktaki şişlik de sert ve bastırmak ile kaybolmuyor ise acil olarak hekime başvurunuz. İnguinal herniler ne yazık ki ilk fark edildiklerinde bile boğularak acil sorunlar yaratabilirler…
Op.Dr. Erdal KALCI
Üroloji Uzmanı
Özel İzmiryolu Sevgi Hastanesi
Kasaplar Mah. Yeni İzmir Yolu No:50
BALIKESİR info@ozelsevgihastanesi.com
(0266) 243 14 34 – (0266) 241 14 24
YASAL UYARI: BU SİTE İÇERİSİNDEKİ TÜM TIBBİ İÇERİK BİLGİLENDİRMEK AMACIYLA SUNULMUŞTUR. TEDAVİ YERİNE GEÇMEZ. TEDAVİ DOKTOR NEZARETİNDE YAPILMALIDIR.